Tsunami riski haritada! İstanbul’da hangi ilçe ne kadar etkilenecek?

Tsunami riski haritada! İstanbul'da hangi ilçe ne kadar etkilenecek?
İstanbul‘un Silivri ilçesi açıklarında Marmara Denizi’nde 23 Nisan’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından Boğaz’da büyük dalgaların oluştuğu görüldü. Uzmanların sıklıkla uyardığı olası Marmara depremini hatırlatan 6.2’lik sarsıntı tsunami riskini yeniden gündeme getirdi.
TSUNAMİ RİSK HARİTASI GELİŞTİRİLDİ
MUĞLA Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama Merkezi (CBS-UZAL) Müdürü Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, Silivri açıklarında yaşanan 6.2 büyüklüğündeki depremle ilgili İstanbul ve Marmara kıyılarında tsunamiden etkilenecek taşkın alanlarının yer aldığı harita geliştirdi. Doç. Dr. Özçelik, olası bir Marmara depremi sonrası oluşabilecek tsunaminin etkilerini önceden tahmin etmenin hayati önem taşıdığını belirtti.
“DÜŞÜK EĞİMLİ KIYI ALANLARINDA DAHA BELİRGİN HİSSEDİLECEK”
Doç. Dr. Özçelik, Marmara’da meydana gelmesi muhtemel bir deprem ve tsunami sonrasında ortaya çıkabilecek etkilerin doğru tahmin edilmesi, vatandaşların zamanında bilgilendirilmesi açısından önem taşıdığını ifade ederek, “Böylece afet öncesi tedbirler alınabilir, afet sonrası müdahale ve planlamalar daha etkin hale getirilebilir. Hazırlanan risk zonları; kıyı bölgelerinde 5, 10 ve 20 metrelik deniz taşkınlarının etkileyebileceği alanları kapsıyor. Haritalar, tsunami dalga yüksekliği, heyelan, gelgit, karasal taşkınlar gibi birçok faktörü içeren geniş çaplı bir risk değerlendirmesi sunuyor. Tsunami etkileri, özellikle düşük eğimli kıyı alanlarında daha belirgin şekilde hissedilecektir. Buna karşılık Marmara’nın iç koylarında, Haliç’te ve Boğaz çevresindeki etkilerin daha sınırlı olacağını öngörüyoruz” dedi.
“BU MODEL ŞEHİR ALANLARINDA DAHA DOĞRU TAHMİNLER YAPILMASINI SAĞLIYOR”
Doç. Dr. Özçelik, risk haritalarının hazırlanmasında Japonya Uzay ve Havacılık Dairesi tarafından geliştirilen İleri Yer Gözlem Uydusu (ALOS)’un Sayısal Yüzey Modeli verilerinden yararlanıldığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu model, klasik topoğrafik haritalardan farklı olarak yeryüzündeki yapıları da dikkate alarak özellikle şehir alanlarında daha doğru tahminler yapılmasını sağlıyor. Haritalar, yalnızca kurumlar için değil, vatandaşlarımız için de önemli. Her bireyin kendi önlemlerini alabilmesi açısından yol gösterici olacaktır.”