Aylık 5 bin lira hesaplara yatırılacak

Aylık 5 bin lira hesaplara yatırılacak

Aylık 5 bin lira hesaplara yatırılacak

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş gündemdeki konulara dair önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Göktaş “Doğum destek sistemimizi güncelledik. İlk doğan çocuğa 5 bin lira tek seferlik destek. İkinci çocuğa aylık 1500 TL çocuk 5 yaşına kadar annenin hesabına destek. Üçüncü çocuk için annenin hesabına ayda 5 bin TL destek” ifadelerini kullandı. Bakan Göktaş, katıldığı CNN Türk yayınında ilk ödemelerin Mayıs ayında hesaplara yatacağını müjdeledi.

Göktaş’ın açıklamalarından satır başları şöyle: Dedem 1969’da Afyon Emirdağ’dan Belçika’ya göç ediyor. Ben de orada doğdum. Dedem Belçika’nın ilk Türk marketçisi. Babamlar da market işletti. Ben de okul sonrası o markette çalıştım. Kasiyerlik yaptım. Meyve sebze yerleştirdim. Siyasi kariyerimin topluma yönelik aktifleşmemin başlangıcı oldu.

“ENGELLE KARŞILAŞMADIĞIM DÖNEM OLMADI”

Ben siyasete başladıktan sonra milletvekili oldum. Engelle karşılaşmadığım dönem olmadı. Ben Avrupa’nın ilk baş örtülü milletvekiliydim. Gençlerin sesi olmak için siyasete atılmıştım. Önyargıların çok yoğun olduğu bir ortamdı. İsviçre’de minareler Fransa’da burka yasaklanmıştı. 2006’da belediye meclis üyesi oldum. 2009’da milletvekili olduğumda önyargılı bir ortamdı. O zaman Türkiye’de bir başörtü yasağı vardı. Türkiye’de bir vesayetçi vardı. Cumhurbaşkanımız o vesayetle mücadele etti. İlk başörtülü milletvekili 2015’te meclise girebildi. Çok şükür Cumhurbaşkanımız önderliğinde bu yasaklar geride kaldı. Kadınlar toplumun her alanında güçlü. Şu anda bütün kadınlar tam eşit. Ondan öncesinde hak ve özgürlüklerden bahsedemezdik.

Kadın temsil oranı 2002 oranı 4.9 iken bugün yüzde 20’lere ulaştı. İlk başörtülü kadın büyükelçi, ilk başörtülü vali bu dönemde atandı. Doktor mühendis genel müdür atanabiliyor. Kadın büyükelçi oranı 2002’de 6.9 iken bugün yüzde 27’lerde. Kadın akademisyen, profesör sayısı da arttı.

“AVRUPA’NIN İLK BAŞÖRTÜLÜ MİLLETVEKİLİYİM”

Ben 2009’da bütün Avrupa’nın ilk başörtülü milletvekiliyim. Şimdi Belçika’da senatör var. ABD’de bile yoktu. ABD’de ilk başörtülü milletvekili 2015’te seçildi. Ben 2006’da belediye meclisine seçildim. Bana “başınızı açma” şartı ile belediye başkan yardımcısı olabilirsin demişlerdi. Şimdi Brüksel’de başörtülü belediye başkan yardımcısı var. Türk toplumu girişimcidir. Avrupalı Türk toplumu girişimci, çalışkan, azimlidir. Zaman zaman eleştiriler oldu “buraların dillerini öğrenemediler” diye ama o ülkelerin de bir entegrasyon politikası yoktu. Kimi Türkler 2-3 sene çalışayım diye gitti şimdi 4. kuşağa gidiyorlar. Çok kimlikli Avrupalı Türkler aslında zenginliktir.

Kalbimizin bir köşesi her zaman Türkiye ile arttı. Ülkemizi her zaman yakından takip etti. Türk öğrenci derneği kurmuştuk. Ne zaman Türk karşıtı bir olay olsa hemen gider Türkiye’yi savunurduk. Belçika’da en aktif kadınlardan biriyim orda ödül aldım. Lübnan’dan ödül aldım. Büyükelçilik dönemimde Cezayir’den ödül aldım. Cezayir ilk defa bir Türk büyükelçiye ödül verdi. Belçika’nın en etkili 100 kadını arasında gösterildim. Önemli olan yaptığınız hizmettir.

“İHRAÇ EDİLMEYİ KABUL ETTİM”

2009’da birinci dönem milletvekilliğim çok kolay olmadı. 2014’te partim beni bir kez daha aday gösterdi. Ben “Bu zorlukları yine yaşayacaksam yolumu çizeyim” dedim. Yeniden seçildim. Ancak o dönem parti başkanım değişmişti. Benimle yan yana fotoğraf çekinmek istemiyordu. Zor bir süreçti, stresliydi. Ben de kabuğumu kırmış oldum. 2015’te Ermeni iddialarının yüzüncü yılıydı. Parti başkanım “Bunu tanımazsan partiden ihraç olursun” dedi. Ben de değerlerim doğrultusunda bu iddiaları kabul etmedim ve ihraç edilmeyi kabul ettim.

Ben bağımsız milletvekili olarak 4 yıl daha görev yaptım. Ben değerlerim için dik durdum. Ölümle tehdit edildim. Yoğun tehdit ve hakaretler aldım. 7 aylık hamileydim o dönem. Ağır bir tecrübeydi. Avrupa’da pek çok kadın başörtülü olduğu için tecrit ediliyor. Fransa baş örtülü sporculara milli müsabakalara katılmalarını yasakladı. Orada gerçekten kendini sorgulaması gerekenler var.

“BUGÜN ALARM SEVİYESİNDEYİZ”

Bugün alarm seviyesindeyiz. Bugün doğurganlık hızımız 1.51 hızında. Nüfusun kendini yenileme oranı 2.1’dir. Şu an Türkiye kendini yenileyemiyor. Yaşlanıyoruz. Üretimden istihdama sağlığa pek çok boyutu var. Askere gönderecek genç bulamayabiliriz. 2050 yılında nüfusumuz zirve seviyeye ulaşıp azalmaya başlayacak. 65 yaş nüfusumuz yüzde 10’u aştı. Çocuk sayımız azalırken bakıma muhtaç olan nüfusumuz artacak. Sosyal hizmetlerin değişmesi işgücü piyasasında bozulmalara yol açabilir. Cumhurbaşkanımız 2007’den bu yana buna varoluşsal bir tehdit olarak bakmıştı. Cumhurbaşkanımızın ne kadar haklı olduğu ortaya çıktı.

“MİLLİ MÜCADELEYİ DE AİLELERLE YAPTIK”

Ekonomik sebeplerin doğru olduğunu düşünmüyorum. Avrupa, Kore gibi refah seviyesi yüksek ülkelerde de aynı sorun var. Kore’de çocuk kreşleri huzurevine düşünüyorum. Çoklu programlar hayata geçiriyoruz. 2023 yılında doğurganlık hızımız 1.62’ydi. Cumhurbaşkanımız Birleşmiş Milletler kürsüsünde aileyi merkeze alan bir konuşma yaptı. 8. Aile Şura’mızı gerçekleştirdik. 81 ilimizde 15 bin vatandaşımızla bir araya geldik. Aileyi koruma ve eylem planımızı hayata geçirdik. Nüfus politikalarına yönelik daire başkanlığı oluşturduk. Milli mücadeleyi de ailelerle yaptık. 15 Temmuz’u da ailelerle aştık.

GENÇLERE 150 BİN LİRA DESTEK

25 Aralık 2024’te Nüfus Politikaları Kurulu oluşturduk. Evde bakım modelleri, çalışan kadınların bakım modelleri gibi konuları ele alıyoruz. Çalışan kadınlara kreş sayılarının artırılması ve komşu anne gibi projeleri hayata geçiriyoruz. Biz 13 Ocak’ta bu yılını aile yılı ilan ettik. 13 Ocak’ta sayın Cumhurbaşkanı iki müjde verdi. Biri evlilik kredisi dediğimiz fon. Aile ve gençlik fonu 150 bin liralık bir destek. 18-29 yaşında evlenecek gençlere verilecek bir fon. İlk defa evlenecekleri kapsıyor. Kahramanmaraş, Adıyaman, Gaziantep illerinde başlattık önce. Bu fon çıktıktan sonra pilot bölgede 18-29 yaş arası evlenenler sayısı yüzde 64’ü buldu. Evlenmeyen ve boşananların sayısı da hızla artıyor. Bu fona 91 bin 129 çiftimiz başvurdu.

İLK DOĞUM DESTEĞİ MAYIS’TA HESAPLARDA

Diğer müjdemiz doğum destek sistemimizi güncelledik. İlk doğan çocuğa 5 bin lira tek seferlik destek. İkinci çocuğa aylık 1500 TL çocuk 5 yaşına kadar annenin hesabına destek. Üçüncü çocuk için annenin hesabına ayda 5 bin TL destek. 169 bin 921 başvuru aldık. İlk ödemeyi annelerin hesabına mayıs ayında yatıracağız. Birinci çocuk oranı yüzde 43. En çok başvuru İstanbul, ikincisi Ankara, üçüncüsü Şanlıurfa.

BEYAZ EŞYADA İNDİRİM GELİYOR

Bu destek sayesinde gençler evlilik tarihlerini erkene aldılar. TCDD şehirler arası seyahatlerde yeni evli çiftlere yüzde 50 indirim, aile yılı kapsamında da yüzde 15 indirim yapıyor bu sene. THY yüzde 15 indirim yapıyor. 3 ile 9 kişi arasında aynı soyadı taşıyan ailelerimiz yararlanabiliyor. Beyaz eşya çok maliyetli. Bazı firmalarla protokol sağlıyoruz. Yeni evlilere yüzde 10 ile yüzde 40 arasında indirim sağlayacağız. Buradan firmalara çağrı yapıyoruz. İstanbul’da Arnavutköy belediyemiz var. Evlenenlere 30 bin TL destek veriyor. Gaziantep belediyesi 41 yıllık evli çiftleri umreye gönderiyor. Emirdağ belediyesi düğün salonu sağlıyor.

Koruyucu ailenin hem sayısını artırıyoruz. Koruyucu ailelerin yanına çocukları yerleştiriyoruz. Koruyucu aile olmanın belli kriterleri var. Bu projemiz dünyada takdir gören proje. Azerbaycan ve Özbekistan koruyucu aile programımızı uyguluyor. Villa tipi evlerde 8 ila 12 çocuğumuz kalıyor. Marmara Bölgesi’nde ilk Alzheimer demans merkezini kurduk. Şişli’deki Darülaceze yerleşkemiz hizmet vermeye devam ediyor. Daha fazla vatandaşımızın hizmet alacağı bir yer oldu. Avrupa’nın en büyük tesislerinden biri oldu. Bakanlık olarak 170 bin ailemizin ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Bakanlık olarak Türkiye genelinde 340 bin ailemizin evinde iftar verdik.

KOMŞU ANNELİK SİSTEMİ GELİYOR

16 haftalık bir doğum iznimiz var. 8’i doğum öncesi, 8’i doğum sonrası olarak. İsteyen bunları birleştiriyor. Nüfus politikaları kurulumuzda çalışıyoruz. Doğum izni kadınların istihdamı engelleyecek seviyede olmamalı. Bu anne olma potansiyeli yüzünden istihdamda kadınlara yönelik engel olabiliyor. Yerinize erkek personel tercih edilebiliyor. Çalışmalarımıza devam ediyoruz. Komşu annelik sistemimizi hayata geçiriyoruz. Mahallenizde çocuğunuzu güvenle emanet edebileceğiniz anneler üzerinde çalışıyoruz.

DİJİTAL MECRALAR ÇALIŞMASI

Dijital mecralar konusunda önemli çalışmalarımız var. Çocuklar dijital dünyada doğuyor. Bizim ilkesel olarak ciddi düzenleme ihtiyacımız olduğu ortada. Avustralya 16 yaş altına sosyal medyayı yasakladı. Bizde de hukuki ihtiyaç ortaya çıktı. Geçtiğimiz yıl iki önemli çalıştay gerçekleştirdik. Aile ve çocukların düşünceleri nedir uzmanlar neler düşünüyor bunu ele aldık. Sosyal medya platformları temsilcileri ile bir araya geldik. Wattbat uygulaması vardı. Çocukların hikaye yazmasına yönelik olduğu iddia edilen bir program. İçerisinde hiçbir filtre yok. Ensest hikayeler, cinsiyetsizleştirme propagandaları, aile içi şiddeti teşvik eden pek çok içeriklerin ele alındığı ve çocukların erişebildiği bir platform olarak gördük. Temsilcisi yoktu bu uygulamanın. Yasaklanması için talepte bulunduk. Hemen temsilci atadılar ve bizimle görüşmek istedik. Çocuklar sosyal medyaya girdiğinde çocuklar nelerle karşılaştığını bilmiyorlar. Ulaştırma Bakanlığımızla beraber ele alıyoruz. 13-16 yaş arası bir düzenleme ve 13 yaş altı ikinci bir düzenleme üzerinde çalışıyoruz. Anne ve babalara da görev düşüyor. Anne-babaların teknoloji okur yazarlığının artırılması lazım.

“ŞİDDET KONUSU TOPLUMSAL BİR DURUM”

Minguzzi davasına müdahiliz. Bu vaka hepimiz çok derinden yaralandı. Ahmet’i bir anne olarak gerçekten derinden hissettim. Aile ile görüşüyoruz. Cumhurbaşkanımızın da bir düzenleme talimatı oldu. Adalet Bakanlığı’mız alışıyor biz de destek oluyoruz. Sosyal risk haritası oluşturuyoruz, sosyal risk haritasının amacı bu vakaları önlemek. Kadına yönelik ve aile içi şiddeti indirgemek amacıyla önemli çalışmalar yapıyoruz. Sosyal medya ve medya yöneticileri ile görüşmelerimizin nedeni bu tür içeriklerin artması. Narin davamızı da yakından takip ediyoruz. Bunun gibi Bakanlık olarak 66 binden fazla dosyaya müdahiliz. Her vaka bizim için önemli. Türkiye genelinde 418 sosyal hizmet merkezimiz 309 şiddetle mücadele irtibat noktamızla her türlü vakayı çok önemsiyoruz. 183 şiddet hattımız. Şiddet konusu toplumsal bir durum.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer Yazılar